27 Kasım 2014 Perşembe

Bilinen İlk İşçi Özyönetim Deneyimi Hakkında Yeni Gerçekler




Bilinen İlk İşçi Özyönetim Deneyimi Hakkında Yeni Gerçekler:

1900-1901 Mürettiplerin Özyönetimi
İstanbul Dizgicileri

İlginçtir, işçi sınıfı tarihine dair belgelerde bu topraklardaki ilk özyönetim deneyimi 1923 Mürettipler grevi olarak geçer, ancak bizzat Mürettiplerin bu grevleri sırasında kendi çıkardıkları gazetelerinde (Haber gazetesi) bir başka özyönetim deneyiminden bahsedilir. (1
1900-1901 Mürettiplerin Özyönetimi...

20. yüzyılın başındaki bu özyönetim deneyimini yine mürettipler gerçekleştirmiştir. Yazar, belleğine dayandığı için gazetedeki anlatımından tam tarihi kestirmek güç, ama ona göre, 1900 ya da 1901 yılı içinde İstanbul'daki basın emekçileri, mürettipler, muhabirler, yazarlar, gazete sahiplerine karşı birleşerek kötü çalışma koşulları ve ücretlerin ödenmemesi nedenleriyle greve giderler. Dizgi işçileri grevle sonuç alamayınca, Abdülhamid'in baskıcı yönetimine rağmen, matbaaya el koyarak kendi gazetelerini (Saadet) çıkarırlar. 

Bugüne kadar ilk diye bildiğimiz özyönetim deneyimi ise bundan sonra 1923'te gerçekleşir. Matbaalarda gazete, dergi, kitap vb. dizgisini yapan dizgi işçilerinin yani Mürettiplerin grevi İstanbul’da 6 Eylül 1923’te başlayıp, 20 Eylül 1923’te biter. İşgününün uzunluğu ve çalışma koşulları yüzünden başlayan bu grev sırasında dizgi işçileri, kendi yönetimlerinde iki gazete basarlar. Bunlardan ilki Dizgiciler cemiyetinin gazetesi olan Haber’dir; ikincisi ise Adil’dir. İşçiler, bu gazeteler aracılığıyla greve gidiş nedenlerini kamuoyuna duyurmaya çalışırlar. Gazetenin basımı ve işyerinin yönetimi tümüyle grevci işçilerdedir. Ne yazık ki, günümüzde konuyla ilgili kaynak sınırlıdır; Mete Tunçay’ın verilerine göre, 1923’ün Temmuz-Eylül ayı arasında toplam 100 dizgi işçisi grev yapmıştır; ancak bunların ne kadarının özyönetim deneyimine katıldığına dair bilgi elimizde yok. İşçilerin yönettiği matbaalar, patron gazetelerini basmadığı için, patronlar Tanin matbaasında bastırılan Müşterek adında ortak bir gazete çıkarır; greve kara çalan yazılar yayımlatırlar. Bunun üzerine 12 Eylül 1923 sabahı işçiler bu matbaayı basarlar. 


Toplumsal hareketin yükseldiği bir dönem olan 1922-1923 yıllarında işçi hareketi ikiye bölünmüştür. Bunun izleri dizgiciler grevi öncesinde 1 Mayıs 1923’te görülür. Daha uzlaşmacı bir çizgide olan Umum Amele Birliği 1 Mayıs’ı Sultanahmet’te kutlar. Türkiye İşçi ve Çiftçi Sosyalist Fırkası ise Dizgiciler Derneği’nde (Mürettibin Cemiyeti) dizgiciler ve diğer işçilerle bayramlaşır. Görülen o ki, daha sonra işyerinde üretime el koyacak olan dizgiciler, 1 Mayıs’ı sosyalistlerle kutlamışlardır. Bu da grevin ve özyönetimin siyasal hareketlerden etkilenmiş olabileceğini göstermektedir. Dizgicilerin özyönetimi, 20 Eylül 1923’te hükümetin aldığı önlemler sonucunda sona erdirilmiştir. Dizgi işçilerinin özyönetim deneyimi hakkında bilgiler şimdilik bunlarla sınırlıdır (2).

1. Bkz. Haber, 8 Eylül 1923, “Eski Bir Hatıra” başlıklı haber. Milli Kütüphane arşivindeki özgün nüshasından alınmıştır.
2. Kaynak olarak Milli Kütüphane ve Beyazıt Devlet Kütüphanesindeki Haber dergisi nüshalarından yararlanılmıştır. Bunun yanısıra Bkz. Mete Tunçay, Türkiye’de Sol Akımlar I, 2009, İletişimYayınları, İstanbul. Bkz. Şehmus Güzel, Türkiye’de İşçi Hareketleri 1908-1984, Sosyalist Yayınları, 1993, İstanbul.

Daha geniş bilgi için bkz. 
Özgür Narin, 2014, "Türkiye İşçi Sınıfı Tarihinde İşçi Özyönetim Deneyimleri ve Kriz Dönemlerinde Özyönetimin Olanakları", DİSK-AR Dergisi, Sayı 3, İlkbahar-Yaz 2014, s. 48-61. 
Dergi ve yazıya şuradan ulaşabilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder